5 Haziran 2008 Perşembe

Mauthausen'den kurtuluş...



Mauthausen toplama kampının faşizmden kurtarılmasının 63. yıldönümü kutlandı.


Avusturya'nin Linz kentine yakın Mauthausen toplama kampında, 18 Mayıs günü faşizmden kurtuluşun 63. yılında kutlama ve anmalar yapıldı. Dünyanın dört bir yanından 7 bin konuğun katıldığı törenlerde, Mayıs 1945'te ölüm kampının kurtuluşu kutlandı. Bu yılki anma ve kutlama, her şeyden önce nasyonal sosyalizme karşı savaşan direnisçilere adandı. Farklı uluslardan gelen ve halen hayatta olan tutsaklar, kortejin en önünde yürüdüler.


Törende, pekçok ülkeden resmi delegasyonlar yer aldı. Avusturya devleti ise en üst düzeyde, Devlet Başkanı Alfred Gusenbauer (SPÖ), Ulusal Meclis Başkanı, İçişleri Bakanı ve Sosyal İşler Bakanı şahsında temsil edildi. Gusenbauer, konuşmasında Mauthausen toplama kampını "insanlığın bitişi" olarak niteledi. Birçok farklı bölgenin flamalarıyla en geniş katılan ülkelerden biri de İtalya'ydı. Hayatta kalan eski tutsakların bir bölümü, Avrupa, Asya, Avustralya ve Amerika delegasyonlarıyla yürüdüler.


Enternasyonal Mauthausen Komitesi onur başkanı, eski tutsak Walter Beck, Çek doktor Zdenek Stich'in, kendisini tehlikeye atarak, pek çok tutsağı gaz odalarına göndermekten nasıl kurtardığını anlattı. Doktor Stich, kayıt bölümünde çalışanların yardımıyla, revirde ölmüş olan tutsakların belgelerini yaşayan tutsakların belgeleriyle değiştirdi. Beck, bu direnişin, unutulmaya terkedilmemesi ve her koşulda direnilebileceğini öğrenmek için, bu örneklerin yaşatılması gerektiğini vurguladı. Beck sözlerini şöyle bitirdi:

Bazı direniş biçimleri göze görünmüyordu, ama büyük eylemlerdeki kadar cesaret istiyordu. Çünkü bedeli ölümdü. Bu direniş biçimleri unutulmaya terk edilmemeli. Çünkü insan adaletsizliğe gelecekte de hiçbir şans tanımamak için, her şeye rağmen, her koşulda kendini savunmak zorundadır.Mauthausen ve çevresindeki kamplarda 200 bin insan bulunuyordu, bunlardan yarısının imha makinasından kurtulma şansı olmadı.


Tavşan avı
Mauthausen, tıpkı Auschwitz gibi özel imha kamplarından biriydi. Geri dönüşü istenmeyenler buraya gönderiliyordu. İspanya'da, Franco faşizmine karşı savaşan Uluslararası Tugaylar'dan binlerce enternasyonalist, Alman ordusunda savaşmayı reddeden Sovyet subayları, işgal altındaki farklı ülkelerden getirilen komünistler, devrimciler, antifaşistler, işgale karşı silaha sarılanlar, hepsi bu kampa doldurulmuştu. Mauthausen direnisini tarihe yazan olay, ölüm bloğunda tutulan 500 Sovyet subayının toplu firariydi. 500 Kızılordu subayı, mutlak son olan ölümü beklemediler ve harekete geçtiler. Bu firardan yalnızca 11 tutsak hayatta kalabildi. Nazilerin "tavşan avı" olarak nitelediği ve bölgedeki halkı da kullandığı, sürekavı sonucu, tutsakların 11'i dışında hepsi kurşuna dizildi. Bölgede yaşayan bazı köylü aileler, tutsakları evlerine alarak, hayatlarını kurtardılar.


ALINTERİ'nden alınmıştır...

Hiç yorum yok: