6 Ocak 2011 Perşembe

Yazar Nevin Berktaş Özgürlüğüne Kavuşturulmalıdır




12 Eylül yılları da dahil olmak üzere toplam 21 yılını cezaevinde geçirerek, kadın siyasi tutuklular içinde en uzun yıl içeride kalan Nevin Berktaş, 3 Kasım günü yeniden tutuklandı. Bu kez, 19 Aralık katliamı öncesi kaleme aldığı “İnancın Sınandığı Zor Mekanlar: Hücreler” kitabı nedeniyle İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kendisine verilen 10 ay hapis cezası için yeniden cezaevine kondu.

1985-1987 yılları arasında Adana’daki hücreler konusundaki deneyimlerini paylaşmak amacıyla kaleme aldığı “İnancın Sınandığı Zor Mekanlar: Hücreler” adlı kitap Türkiye’de F Tipi cezaevlerinin tartışıldığı, ölüm oruçlarının devam ettiği süreçte yayımlandı. Kitap hakkında verilen toplatma kararının ardından açılan davalar ise tam 9 yıl sürdü.
Ceza vermeye endeksli bu yargılamalar sonucu kitabın yazarı ve yayıncısı “adil olmayan” yargının hedefine oturtulmuştur. Geçtiğimiz yıl kitabın yazarı olarak Nevin Berktaş'a 10 ay hapis, 461 lira para cezası; ayrıca kitabı basan “Yediveren Yayınları” sahibi Elif Çamyar'a verilen hapis cezası paraya çevrilmişti. Bu karar, Yargıtay tarafından da onaylandı.

“Hücreler” kitabı, piyasaya çıktıktan 7 gün sonra toplatıldı. Yazarı, yayınevi sahibi ve kitaba yazılarıyla katkıda bulunanlar hakkında peş peşe davalar açıldı. DGM Savcıları, kitapta üç farklı örgüte yardım-yataklık yapıldığını iddia ediyor, “Kürt halkının özgürlük mücadelesi” gibi cümleleri de “bölücülük” olarak gösteriyordu. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davaların önemli bir kısmı, beraat ya da para cezaları ile sonuçlandı. Istanbul 6 Nolu DGM’de TCK'nın 169. maddesinden açılan dava ise, (yasadışı örgüte yardım-yataklık etmek) 07.11.2001 tarihinde sonuçlandı ve yazarı Nevin Berktaş’a 3 yıl 16 ay 15 gün hapis ceza verildi. Fakat 169. maddede yapılan yasa değişikliği nedeniyle yapılan itiraz üzerine, 29.6.2007 tarihinde dava 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde bir kez daha görülmeye başlandı. Ve bu dava, geçtiğimiz yıl sonuçlandı: Terörle Mücadele Kanunu 7/2 maddesine muhalefetten 10 ay hapis, para cezası, kamusal haklardan men…

Nevin Berktaş, muhalif kimliği nedeniyle daha önce yargılandığı davalardan kaynaklı olarak ömrünün 21 yılını cezaevinde geçirdi. 14. Ağır Ceza Mahkemesi dahil, yargılandığı mahkemelerin fazladan cezaevinde yattığını kabul etmelerine rağmen kitaptan dolayı verilen cezanın fazla yatırılan süreye mahsup edilemeyeceği görüşünde. Avukatın talebi de mahsup değil zaten. Çünkü Nevin Berktaş 10 aylık cezayı fiilen yatmıştır. Ağustos 2002 tarihinde Gebze Ağır Ceza Mahkemesi Hücreler kitabından verilen 3 yıl 16 ay 15 günlük ağır hapis cezası üzerine tekrar cezaların içtimasını yapmıştır. Yani ceza çektirilmeye başlanmıştır. Yani Nevin Berktaş, hukuka aykırı bir biçimde cezaevinde tutulmakta, fazladan ceza infazına maruz kalmaktadır.
Ülkemizde başta; Toplumla Mücadele Yasası olarakta bilinen Terörle Mücadele Yasası (TMY) olmak üzere çeşitli yasal düzenlemelerle düşünce ve ifade özgürlüğüne, basın özgürlüğüne yönelik saldırılar her geçen gün artıyor. Düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında açılan davaların sayısı 1200’ü geçmiş durumdadır. Nevin Berktaş dahil halen cezaevlerinde 10’u yazı işleri müdürü 40’ın üzerinde gazeteci ve yazar tutuklu bulunmaktadır.

Nevin Berktaş’ın yazdığı kitaptan dolayı hem haksız olarak cezalandırılması hem de fazladan cezaevinde tutulması kabul edilemez.

Bizler, Nevin Berktaş’ın maruz kaldığı bu hukuk dışılığa kamuoyunun dikkatini çekmek amacıyla bir araya geldik. Nevin Berktaş özgürlüğüne kavuşuncaya kadar da çabalarımızı sürdüreceğiz. Çünkü bir kişinin dahi düşünce ve ifade özgürlüğünden kaynaklı olarak tutuklanmasını, yargılanmasını ve ceza almasını, istemiyoruz.
Çok geç olmadan Nevin Berktaş özgürlüğüne kavuşturulmalı ve aramıza katılmalıdır.

PEN Hapisteki Yazarlar Komitesi
Tutuklu Gazetecilerle Dayanışma Platformu
Nevin Berktaş’ın arkadaşları, dostları

1 yorum:

emre dedi ki...

bır anarşist olarak anarşistlerin yürüyüş dergisine olan tutumunu bildigim için desteginiz beni hep şaşırttı hemde sevindirdi bahsi geçen baskı ve olay hemfikirizki tatsız bır olay ve malesef yürüyüş dergisi ve çevresi için bir okadarda olagan sizin bu baskıyı birlikte yaşamış olmanız ve destek vermiş olmanız ise sevindirici çünkü bu gune kadar devrimci çevreler tarafından aşşalanmış ve hor görülmüş bır yapıdır yürüyüş dergisi ve (beraberindeki yapı)oysa kendi adıma şunu söyliyebilirimki en entellektüel örgütlrden bır tanesıdır lafı fazla uzatıp başagrısına sebebiyet vermek istemem :) yaşasın devrimci dayanışma yaşasın anarşi ıyı akşamlar