Zapatista Ulusal Kurtuluş Ordusu 23 yılda yedi belediyeyi ele geçirdi, kendi dilini ve toplumsal örgütlerini kurdu. Gazeteci Gloria Muñoz Ramirez on üç yıl Zapatistalarla kaldı, öykülerini yazdı. Ramirez İstanbul'daydı...
Öteki yoldaşlar bu köprüden geçecek!
Solun Latin Amerika'daki yükselişi sürüyor, ama Chiapas yerlileri ve melezlerden oluşan Zapatistaların yeri ayrı... Maskeleri, yürüyüşleri ve eylemleriyle... 17 Kasım, Zapatista Ulusal Kurtuluş Ordusu'nun (EZLN) 23. kuruluş yılıydı. Yeraltında altı kişiyle kuruldu EZLN, yerüstüne 4500 silahlı militanla çıktı. Zafer artık onundu. 13 yıldır Zapatistalarla yaşayan Meksikalı kadın gazeteci yazar Gloria Muñoz Ramirez onları ve Marcos'u anlatıyor...
Alper Turgut
Chiapas, çoğu yerli nüfusa sahip, Meksika'nın en uç köşesinde, Guatemala sınırındaki yoksul bir eyaletin adı... Zapatista Ulusal Kurtuluş Ordusu (EZLN), 23 yıl önce 17 Kasım 1983 günü üçü melez üçü yerli altı kişi (biri kadın) tarafından Lacandon Ormanları'nda kuruldu. Hareketin lideri ve sözcüsü durumundaki Marcos, 9 ay sonra onlara katıldı. İlk işleri köylülerle irtibat kurmaktı, bıkıp usanmadan onlara planlarını anlattılar. Kamplar çoğaldı, savunma mevzileri kazıldı, açık hava tuvaletleri inşa edildi, hamaklar yatakhanelere çevrildi ve ocaklar tütmeye başladı. Milisler ve isyancı birlikler, geceleri yürüdüler, gerilla yaşamına ayak uydurmaya çabaladılar. Yeraltında geçen 10 yılı aşkın sürenin ardından altı kişiden 4 bin 500 silahlı adama ulaşıldı... Zapatistalar, 1 Ocak 1994 günü, Chiapas'ın yedi belediyesini ele geçirmek için baskınlar düzenledi. Önce Meksika sonra tüm dünya fark edilmek için yüzlerini kapatan bu adam ve kadınları şaşkınlıkla, en çok da hayranlıkla tanıdı ve izledi. Chiapas, uzun zamandır dünyaya "öteki siyaseti" tanıtıyor: Hükümetle görüşmeler, ulusal ve uluslararası toplumla dayanışma, Zapatur, Toprağın Rengi Yürüyüşü, COCOPA (Uyum ve Barışçı Geçiş Komisyonu), Marez (Zapatist İsyankâr Otonom Belediyeler) CCRI (Devrimci Yeraltı Yerli Komitesi), İyi Meclisler ve elbette yeni bir dil, Zapatista...
ATEŞ VE SÖZ
Gloria Muñoz Ramirez, Mexico Cityli bir gazeteci. 39 yaşında. Meksika gazeteleri Punto ve La Jornada ile Amerikan gazetesi La Opinion ve Alman haber ajansı DPA adına çalıştı. 13 yıl önce herşeyi bırakarak Zapatistalar ile birlikte yaşamaya karar verdi. Tam yedi yıl otonom bölgeden hiç çıkmadı. Ramirez, "Kitap yazmak gibi bir amacım yoktu. 'Ateş ve Söz'ü yazma fikri içerde doğdu. Kitap, Zapatist hareketin kolektif bir üründür. Konuşmaya karar verenler, bana kendi hikâyelerini anlattı" diyor. Ramirez, bugün de otonom cemaatler içinde yaşıyor. Son üç yıldır radikal bir gazetede köşesi var. O da Marcos gibi bir melez ve ülkedeki yerli meseleleri üzerine yazıyor. Ramirez, kitabını yayımlayan Ayrıntı Yayınları'nın davetlisi olarak İstanbul'daydı.
Not; Marcos maskesini çıkaracağını söylediği zamanlarda bile herkes biliyor ki, bu bir şaka. Ramirez'e göre ise, herkes maske giyince yüz yüz olmaktan çıkıyor ve geriye lider değil, bir sözcü kalıyor...
- Zapatistalar seslerini Marcos'la duyurdular, EZLN içinde lider kültü var mı?
Zapatistalar'ın bel kemiği binlerce insan... Onlar olmasaydı Marcos da olmazdı. O bir sözcü. Teorisyen. Kurduğu bağlantılar inanılmaz ve müthiş bir konuşmacı. Ancak o kendini silmek istiyor. "En büyük hatam Marcos gibi bir aktörün çıkmasına izin vermek. Bu artık asla olmayacak" diyor.
- Ya Marcos'tan sonrası?
"Öteki yoldaşların geçeceği bir köprü gibiyiz" diyor Marcos... Sözleri yerli halkın sözleri ve alttakiler kendi davasına sarılmış durumdalar.
- Kitap Zapatistalar'ın ilk 20 yılını anlatıyor. Peki, son üç yılda neler yaşandı?
Altıncı Lacandon Ormanları Deklârasyonu yayımlandı. Duyurunun arka planında ise ulusal bir proje ve anayasa var. Deklarasyon şunu söylüyor "Yeni örgüt iktidar için mücadele etmeyecek, ancak siyaset yapmanın yeni yollarını arayacak. Bu örgüt barış yanlısı, anti-kapitalist ve solcu olacak"...
- Güncel olduğu için soruyorum, Chiapas'ın komşusu Oxaca'da son dönemde yaşananları anlatır mısınız?
Çoğu yerli bir nüfusa sahip Oxaca eyaletinde ilkokul öğretmenlerinin 26 yıllık bir hareketi var. Bu yılın mayıs ayında işçi hakları için kürsü kurdular. Hükümet güçleri, haziran ayında kürsüye saldırdı. Bunun üzerine çok daha geniş bir katılımla hareket büyüdü. Yünü ateşe attılar (Yangına körükle gitmenin benzeri) ve karşılığında halk meclisleri oluştu. 350 yerel örgüt ve binlerce insan bunu destekledi. Aylarca süren eylemler neticesinde kenti ele geçirdiler. Ancak, görevden alınmasını talep ettikleri federal hükümetin valisi Ulises Ruis'in şiddeti hiç eksik olmadı. Paramiliter gruplar çığ gibi büyüdü. Yerlilerin topraklarına el koyma ve bunları ulusal şirketlere peşkeş çekme olayları meydana geldi. Bir süre sonra bütün kentin etrafına barikatlar kuruldu, ateşler yakıldı. Geçen ayın sonunda barikatlara saldırıldı. Amerikalı gazeteci Brad Will'in de aralarında bulunduğu üç kişi öldürüldü. İki gün sonra 3 bin 500 askeri polis, bölgeye girip, barikatları kaldırdı. Üç kişi daha katledildi. Ancak amaçlarına ulaşamadılar, kenti ele geçiremediler. Hâlâ halk merkezi kuşatılmış durumda. Direnişçilere ulusal ve uluslararası destek var. En son polis, üniversiteye sığınan eylemcilere operasyon düzenledi. Radyodan direniş çağrısını duyan beş bin kişi üniversiteye koştu. Polis, kararlı kitleyi görünce geri adım attı. Çünkü bunun ötesi katliam olacaktı. Son seçimlerde başa gelen iktidar aşırı sağı temsil ediyor. Bu olayların Meksika'da daha çok yaşanacağına işaret ediyor.
- EZLN'nin buna karşı tavrı ne oldu?
Zapatistalar, kardeşlik bağıyla hareket etti. 1 Kasım günü yüzün üzerinde ara ve ana yola barikatlar koydular. Marcos'un başında olduğu kalabalık bir grup ise birleşik devletlere giden ana yolu bir saat süreyle kesti. Zapatistlerin çağrısı üzerine 18 ülkede eylemler gerçekleştirildi. 20 Kasım günü (yarın) ise tüm Meksika'da genel grev yapılması için sivil topluma çağrıda bulunuldu.
- Zapatistalar, Orta ve Güney Amerika'da yükselen sol dalga konusunda neler hissediyor ve ne düşünüyor?
EZLN bir hareket yukarıdan mı aşağıdan mı ona bakıyor. Kendini sol olarak tanıtanlara karşı net bir ayrım yapıyorlar. Arjantin, Brezilya, Uruguay ve Şili'yi insani olan neoliberaller olarak görüyorlar. Çünkü tabanda bir değişiklik ve hareketlilik yok. Venezüella ve Bolivya ayrı bir kategoride değerlendiriliyor. Çünkü bu iki ülkede halk hareketi var. Marcos, yalnızca Meksika'nın değil bütün Latin Amerika'nın gelecekteki öyküsünün aşağıdan kurulacağını düşünüyor.
- Küba?
Zapatistalar'ın Küba ile ilişkileri oldukça yeni. Çok açık bir şekilde, "Küba halkı ve Küba hükümeti iki ayrı şeydir" diyorlar. Bugüne dek EZLN yönetimi ve Fidel Castro arasında hiçbir diyalog yaşanmadı. Zapatistalar, bu yıl ilk kez uluslararası dayanışmasını Küba ile yaptı. Sembolik de olsa Küba'ya tonlarca benzin ve mısır yolladılar. Bu eylem tartışma yarattı. Zapatist harekete sempati duyanlardan tepki geldi. EZLN liderleri, yardımın direnen bir halkla dayanışma adına yapıldığını söylediler.
- Chiapas'da Zapatista kadınlarının mücadelesi ne durumda?
Zapatista kadınları, mücadele içinde mücadele veriyor. Zapatista erkekleriyle mücadele de buna dâhil. Bu bağlarını tarihte bulan bir direniş. Çünkü bu süre içerisinde kadınlara kötü muamele çok, miras hakkı ise yoktu. Hiçbir şekilde seçimlere politik katılım sağlayamazlardı. Böyle bir gelenek var. Örneğin 13 yıl önce devrimci kadın yasası çıkarıldı ve kadınlar 13 yıldır bunun hayata geçirilmesi için uğraşıyor. Yüzlerce yıllık yöntemi değiştirmek hiç de kolay değil. Ama göze alınan hadise ve bu karşı koyuşun anlamı büyük.
Cumhuriyet Pazar Dergi / 19-11-2006
Öteki yoldaşlar bu köprüden geçecek!
Solun Latin Amerika'daki yükselişi sürüyor, ama Chiapas yerlileri ve melezlerden oluşan Zapatistaların yeri ayrı... Maskeleri, yürüyüşleri ve eylemleriyle... 17 Kasım, Zapatista Ulusal Kurtuluş Ordusu'nun (EZLN) 23. kuruluş yılıydı. Yeraltında altı kişiyle kuruldu EZLN, yerüstüne 4500 silahlı militanla çıktı. Zafer artık onundu. 13 yıldır Zapatistalarla yaşayan Meksikalı kadın gazeteci yazar Gloria Muñoz Ramirez onları ve Marcos'u anlatıyor...
Alper Turgut
Chiapas, çoğu yerli nüfusa sahip, Meksika'nın en uç köşesinde, Guatemala sınırındaki yoksul bir eyaletin adı... Zapatista Ulusal Kurtuluş Ordusu (EZLN), 23 yıl önce 17 Kasım 1983 günü üçü melez üçü yerli altı kişi (biri kadın) tarafından Lacandon Ormanları'nda kuruldu. Hareketin lideri ve sözcüsü durumundaki Marcos, 9 ay sonra onlara katıldı. İlk işleri köylülerle irtibat kurmaktı, bıkıp usanmadan onlara planlarını anlattılar. Kamplar çoğaldı, savunma mevzileri kazıldı, açık hava tuvaletleri inşa edildi, hamaklar yatakhanelere çevrildi ve ocaklar tütmeye başladı. Milisler ve isyancı birlikler, geceleri yürüdüler, gerilla yaşamına ayak uydurmaya çabaladılar. Yeraltında geçen 10 yılı aşkın sürenin ardından altı kişiden 4 bin 500 silahlı adama ulaşıldı... Zapatistalar, 1 Ocak 1994 günü, Chiapas'ın yedi belediyesini ele geçirmek için baskınlar düzenledi. Önce Meksika sonra tüm dünya fark edilmek için yüzlerini kapatan bu adam ve kadınları şaşkınlıkla, en çok da hayranlıkla tanıdı ve izledi. Chiapas, uzun zamandır dünyaya "öteki siyaseti" tanıtıyor: Hükümetle görüşmeler, ulusal ve uluslararası toplumla dayanışma, Zapatur, Toprağın Rengi Yürüyüşü, COCOPA (Uyum ve Barışçı Geçiş Komisyonu), Marez (Zapatist İsyankâr Otonom Belediyeler) CCRI (Devrimci Yeraltı Yerli Komitesi), İyi Meclisler ve elbette yeni bir dil, Zapatista...
ATEŞ VE SÖZ
Gloria Muñoz Ramirez, Mexico Cityli bir gazeteci. 39 yaşında. Meksika gazeteleri Punto ve La Jornada ile Amerikan gazetesi La Opinion ve Alman haber ajansı DPA adına çalıştı. 13 yıl önce herşeyi bırakarak Zapatistalar ile birlikte yaşamaya karar verdi. Tam yedi yıl otonom bölgeden hiç çıkmadı. Ramirez, "Kitap yazmak gibi bir amacım yoktu. 'Ateş ve Söz'ü yazma fikri içerde doğdu. Kitap, Zapatist hareketin kolektif bir üründür. Konuşmaya karar verenler, bana kendi hikâyelerini anlattı" diyor. Ramirez, bugün de otonom cemaatler içinde yaşıyor. Son üç yıldır radikal bir gazetede köşesi var. O da Marcos gibi bir melez ve ülkedeki yerli meseleleri üzerine yazıyor. Ramirez, kitabını yayımlayan Ayrıntı Yayınları'nın davetlisi olarak İstanbul'daydı.
Not; Marcos maskesini çıkaracağını söylediği zamanlarda bile herkes biliyor ki, bu bir şaka. Ramirez'e göre ise, herkes maske giyince yüz yüz olmaktan çıkıyor ve geriye lider değil, bir sözcü kalıyor...
- Zapatistalar seslerini Marcos'la duyurdular, EZLN içinde lider kültü var mı?
Zapatistalar'ın bel kemiği binlerce insan... Onlar olmasaydı Marcos da olmazdı. O bir sözcü. Teorisyen. Kurduğu bağlantılar inanılmaz ve müthiş bir konuşmacı. Ancak o kendini silmek istiyor. "En büyük hatam Marcos gibi bir aktörün çıkmasına izin vermek. Bu artık asla olmayacak" diyor.
- Ya Marcos'tan sonrası?
"Öteki yoldaşların geçeceği bir köprü gibiyiz" diyor Marcos... Sözleri yerli halkın sözleri ve alttakiler kendi davasına sarılmış durumdalar.
- Kitap Zapatistalar'ın ilk 20 yılını anlatıyor. Peki, son üç yılda neler yaşandı?
Altıncı Lacandon Ormanları Deklârasyonu yayımlandı. Duyurunun arka planında ise ulusal bir proje ve anayasa var. Deklarasyon şunu söylüyor "Yeni örgüt iktidar için mücadele etmeyecek, ancak siyaset yapmanın yeni yollarını arayacak. Bu örgüt barış yanlısı, anti-kapitalist ve solcu olacak"...
- Güncel olduğu için soruyorum, Chiapas'ın komşusu Oxaca'da son dönemde yaşananları anlatır mısınız?
Çoğu yerli bir nüfusa sahip Oxaca eyaletinde ilkokul öğretmenlerinin 26 yıllık bir hareketi var. Bu yılın mayıs ayında işçi hakları için kürsü kurdular. Hükümet güçleri, haziran ayında kürsüye saldırdı. Bunun üzerine çok daha geniş bir katılımla hareket büyüdü. Yünü ateşe attılar (Yangına körükle gitmenin benzeri) ve karşılığında halk meclisleri oluştu. 350 yerel örgüt ve binlerce insan bunu destekledi. Aylarca süren eylemler neticesinde kenti ele geçirdiler. Ancak, görevden alınmasını talep ettikleri federal hükümetin valisi Ulises Ruis'in şiddeti hiç eksik olmadı. Paramiliter gruplar çığ gibi büyüdü. Yerlilerin topraklarına el koyma ve bunları ulusal şirketlere peşkeş çekme olayları meydana geldi. Bir süre sonra bütün kentin etrafına barikatlar kuruldu, ateşler yakıldı. Geçen ayın sonunda barikatlara saldırıldı. Amerikalı gazeteci Brad Will'in de aralarında bulunduğu üç kişi öldürüldü. İki gün sonra 3 bin 500 askeri polis, bölgeye girip, barikatları kaldırdı. Üç kişi daha katledildi. Ancak amaçlarına ulaşamadılar, kenti ele geçiremediler. Hâlâ halk merkezi kuşatılmış durumda. Direnişçilere ulusal ve uluslararası destek var. En son polis, üniversiteye sığınan eylemcilere operasyon düzenledi. Radyodan direniş çağrısını duyan beş bin kişi üniversiteye koştu. Polis, kararlı kitleyi görünce geri adım attı. Çünkü bunun ötesi katliam olacaktı. Son seçimlerde başa gelen iktidar aşırı sağı temsil ediyor. Bu olayların Meksika'da daha çok yaşanacağına işaret ediyor.
- EZLN'nin buna karşı tavrı ne oldu?
Zapatistalar, kardeşlik bağıyla hareket etti. 1 Kasım günü yüzün üzerinde ara ve ana yola barikatlar koydular. Marcos'un başında olduğu kalabalık bir grup ise birleşik devletlere giden ana yolu bir saat süreyle kesti. Zapatistlerin çağrısı üzerine 18 ülkede eylemler gerçekleştirildi. 20 Kasım günü (yarın) ise tüm Meksika'da genel grev yapılması için sivil topluma çağrıda bulunuldu.
- Zapatistalar, Orta ve Güney Amerika'da yükselen sol dalga konusunda neler hissediyor ve ne düşünüyor?
EZLN bir hareket yukarıdan mı aşağıdan mı ona bakıyor. Kendini sol olarak tanıtanlara karşı net bir ayrım yapıyorlar. Arjantin, Brezilya, Uruguay ve Şili'yi insani olan neoliberaller olarak görüyorlar. Çünkü tabanda bir değişiklik ve hareketlilik yok. Venezüella ve Bolivya ayrı bir kategoride değerlendiriliyor. Çünkü bu iki ülkede halk hareketi var. Marcos, yalnızca Meksika'nın değil bütün Latin Amerika'nın gelecekteki öyküsünün aşağıdan kurulacağını düşünüyor.
- Küba?
Zapatistalar'ın Küba ile ilişkileri oldukça yeni. Çok açık bir şekilde, "Küba halkı ve Küba hükümeti iki ayrı şeydir" diyorlar. Bugüne dek EZLN yönetimi ve Fidel Castro arasında hiçbir diyalog yaşanmadı. Zapatistalar, bu yıl ilk kez uluslararası dayanışmasını Küba ile yaptı. Sembolik de olsa Küba'ya tonlarca benzin ve mısır yolladılar. Bu eylem tartışma yarattı. Zapatist harekete sempati duyanlardan tepki geldi. EZLN liderleri, yardımın direnen bir halkla dayanışma adına yapıldığını söylediler.
- Chiapas'da Zapatista kadınlarının mücadelesi ne durumda?
Zapatista kadınları, mücadele içinde mücadele veriyor. Zapatista erkekleriyle mücadele de buna dâhil. Bu bağlarını tarihte bulan bir direniş. Çünkü bu süre içerisinde kadınlara kötü muamele çok, miras hakkı ise yoktu. Hiçbir şekilde seçimlere politik katılım sağlayamazlardı. Böyle bir gelenek var. Örneğin 13 yıl önce devrimci kadın yasası çıkarıldı ve kadınlar 13 yıldır bunun hayata geçirilmesi için uğraşıyor. Yüzlerce yıllık yöntemi değiştirmek hiç de kolay değil. Ama göze alınan hadise ve bu karşı koyuşun anlamı büyük.
Cumhuriyet Pazar Dergi / 19-11-2006
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder